En gözde tatil şekli; 'International House Swap- Uluslararası Ev Takası'

EV TAKASIYLA DÜNYAYI GEZMEK

'The Holiday' filmini 12 yıl önce izleyenler eminim hala konusunu hatırlıyordur. Başrol oyuncularından Cameron Diaz Kaliforniya'daki malikhanesini diğer başrol oyuncusu Kate Winslet'in İngiltere'deki kır eviyle internet üzerinden takas yapmış ve yaşadıkları ilginç maceralar izleyicileri ekrana bağlamıştı ...
'The Holiday' izlenip bitti ama olay ondan sonra başladı... Film dünyada 'İnternational House Swap'ing (Uluslararası Ev Takası) pazarının patlamasına neden oldu. Yani, 1950'lerden bu yana var olan ama sessizce seyreden pazar klasik yüzünü 'online'na çevirince ve 'The Holiday' ile de reklamı yapılınca, dünyanın dört bir tarafından milyonlarca insanın dikkatini çekti. Bugün gelinen noktada ev takasıyla yüzbinlerce insan tatil için canlarının çektikleri ülkelere gidiyor, geziyor, tadını çıkarıyor hem de çok düşük maliyetlere...
Her yıl yüzde 20'nin üzerinde büyüyen pazarda 30'dan fazla uluslararası websitesi tatilcilere hizmet veriyor. Eskiden katalogla bu işi yapan HomeLink, Home Exchange ve Intervac gibi sektörün en büyükleri websitelerini kurup, sisteme hazırlanana kadar Love Home Swap, CasaHop gibi yeni kurulmuş ama teknoloji diline hakim olanlar pazarı ellerine geçirdiler.
Pazarı yıllık abonelik sistemiyle yönetiyorlar, ücretler 90 dolarlardan başlıyor. Nerede, ne zaman ve nasıl bir evde tatil yapmak istiyorsanız, üyesi olduğunuz sitede kriterlerinize uyan diğer üyeye ''Takas yapalım mı?' diye mesaj atıyorsunuz. Siz de onun şartlarına uyuyorsanız tatil maceranız başlıyor.
Yaşadığım kasaba Forres'in güzel insanlarından Mags Neison ev takasıyla yıllardır yaz, kış tatil yapıyor. Kendisi gibi doktor olan kocası Ewen ve çocukları Jamie, Tessa ve Katie'yle. Mags tecrübelerini ve fotoğraflarını 'www.iskocyamektupları.blogspot.co.uk' okuyucularıyla paylaştı...

Ev takasıyla tatil nereden aklınıza geldi?

Erkek kardeşim ve ailesi tatillerini bu şekilde yapıyorlar ve çok memmunlar. Kızkardeşim yaptı, o da çok memmun kaldı. 10 yıl önce biz de denedik ve çok hoşumuza gidincede devam ettik.

Mags ve kocası Ewen'ın Kopenhag tatili

Diğer tatillerden ne farkı var?

Birincisi, bir otel tatilinden çok daha ucuz. Hele araba takası da varsa gittiğinizde araba kiralamanıza gerek kalmıyor. Sadece uçak biletinizi alıyor ve cebinizede harçlığınızı koyuyor gidiyorsunuz. Zaten ev sahipleri bıraktıkları erzak konusunda çok cömert olunca sizin dışardan yiyecek almanıza da gerek kalmıyor.
Bu şekilde tatil daha az stresli, daha eğlenceli çünkü kendi eviniz gibi bir eve gidiyorsunuz. Tatil yaptığınız yerlerin kültürel ve doğal güzelliklerini daha çok geziyor ve keşfediyorsunuz. Bir de evsahibi 'Nereleri gezebilirsiniz? Nerelerde yiyip, içebilirsiniz?' diye bilgiler, broşürler bırakınca harika oluyor.

Tatillerinde doğa ve kültürel güzellikleri değerlendiren Mags ve ailesinin Seattle'da at gezintisi 

Hangi ülkeleri gezdiniz, hedefinizde hangi ülkeler var?

İki kez Amerika'ya gittik. Washington ve Seattle'dı. İki kez Fransa, iki kez İspanya'ya gittik bir tanesi Bask bölgesiydi. Bir kez de Danimarka Kopenhag'a gittik. Takasla tatil yapmak Avrupa'da çok yaygınlaşmaya başladığı için gelen teklifler genelde Avrupa ülkelerinden oluyor. Bize de kolay geliyor çünkü ulaşım daha kolay, mesafeler daha yakın. Avrupa dışında Endonezya Bali adasından Avustralya'ya, Tayland'dan Honk Kong'a kadar başka kıta ülkelerinden de teklif geliyor ama tatil süreniz kısıtlıysa bunu yollarda harcamak istemiyorsunuz. Avrupa'da görmediğimiz ülke ve yerleri şimdilik tercih ediyoruz. 

İspanya Bask bölgesinde Jamie, Tessa ve Katie'nin sörf keyfi  

Siz hiç tanımadığınız bir insanın evine gidiyorsunuz, hiç tanımadığınız bir insan sizin evinize geliyor. Nasıl bir duygu? 

Beni rahatsız etmiyor. Hatta bir otele gitmektense bir eve gitmek daha iyi benim için. Hele bir de çocukluysanız gittiğiniz evin de çocukları varsa oyunlar, oyuncaklar işinize yarıyor. Zaten yazışmalara videolu görüşmeler de eklenince bir dostluk da başlıyor. Takas yaptığınız insanla ya inerken ya da binerken havaalanlarında karşılaşıyorsunuz. Yakınınızdaysa arabanın, evin anahtar  takasını yapıyorsunuz. Uzağınızdaysa el sallıyorsunuz. Anahtarları elden veremediyseniz ya postayla gönderiyorsunuz ya da sakladığınız yerlerin fotoğraflarını whatsapp'dan çekip gönderiyorsunuz... 

Kopenhag'daki evin bahçesindeki hamaklar 

Herkes bu sitelere üye olup, takas yapabilir mi? Ne gibi kuralları var?

Birincisi ev sahibi olmanız gerekiyor. İkincisi evlerin sigortalı olması ve araba takası da yapılıyorsa kullanacak kişiler için geçici sigorta yapmanız gerekiyor. Evlerin, odaların fotoğrafları siteye konmalı. Yaşadığınız yerle birlikte aileye ait bilgileri de koymalısınız. Ev sahipleri gelecek olanlar için evde temel erzak bulundurmalı. Evler temiz alınmalı, temiz bırakılmalı. Ayrıca her sitenin kendine özel kuralları da olabiliyor.

Katie, Kopenhag'da takas ettikleri evin kütüphanesinde dinlenirken

Çok bürokrasisi var mı?

Organizasyon istiyor. Yazışmalar, evleri kontrol biraz zaman alıyor. Gönlünüze göre bulduğunuz evin sahipleriyle aynı dönemde tatile çıkmanız gerekiyor. Meslek gruplarından en çok öğretmenler teklif gönderiyor ama onların tatil süresi ile sizinki aynı olmuyor. Yani biraz uğraştırıcı ama bizde bu işle daha çok eşim Ewen ilgileniyor.

Seattle'da at gezintisinın tozlarını denizde atmak güzel fikir

Olumlu, olumsuz hatıralarınız var mı?

Genelde çok güzel hatırlarım var. Fransa'daki tatillerimizin birinde ev çok büyüktü. O sıra ev sahibinin bir tanıdığı da gelmek istemiş. Bizden izin aldılar ve onlar da geldi. Hepimiz çok eğlenmiştik. Yalnız, İspanya Bask bölgesinde kaldığımız evde pirelendik. Araba tatilin ikinci günü bozuldu ama ev sahibinin tanıdığı tamirciler devreye girdi, sorun çözüldü.

Jamie, Tessa ve Katie de ev takasıyla tatili seviyor 

Türkiye'den takas yapmayı düşünür müsünüz?

Birçok ülke ve yerlerden teklif aldık şimdiye kadar ama Türkiye'den kimseyi görmedik ve teklif de almadık. Şartlarımıza uyan teklifler gelirse elbette isterim. Çocuklarımın Türkiye'yi özellikle İstanbul'u görmesini çok isterim.

Tam Seattle tatili öncesi Katie'nin at kazasında bacağını kırması Magslara planlarını erteletmedi 

Sizin bir de Türkiye maceranız var, o nasıl oldu?

1996 yılında 3 ay Türkiye'de kaldık. O zaman çocuklar yoktu ve bisikletlerimizle batısından doğusuna, güneyinden kuzeyine bir çok yeri gezdik. İstanbul'u, Ege kıyılarını, Kapadokya'yı dolaştık. Erzurum'dan Karadenize bisikletlerimizle indik. O zamanlar batıda bir yerden başka bir yere bisikletle gezenler vardı ama bizim gibi batıdan doğuya giden yoktu. Gittiğimiz her yerde ilgiyle, sevgiyle karşılandık. Bisiklet tekerlerimiz sık sık patladı hep bize yardım ettiler. Hiç tanımadığımız insanlar evlerine davet etti. Datça'da falan da misafirleri olduk. Yediğimiz gözlemelerin, pidelerin lezzetini hala hatırlıyorum. Türklerin misafirperverliğini, dostluğunu asla unutmuyoruz. 


Mags'ın blog okurları için paylaştığı ev takası tatillerinden diğer fotoğraflar: